Hoşlanılan Erkeği Etkilemenin Yolları

Hoşlanılan Erkeği Etkilemenin Yolları… Yüzyıllardır birlikte yaşasalar da, kadınla erkek birbirlerine yaklaşmaya çalıştıkları ilk aşamada hep sorun yaşarlar. Her ilişkide yeniden bisiklete binmeyi öğrenirsiniz. Bu durum her iki tarafın canını sıksa da, biz bu yazımızda daha çok kadın penceresinden olaya yaklaşacağız. Hoşlanılan erkeğe nasıl yaklaşılması gerektiği sorusunun üzerinde duracağız.
Başlayalım…

Hoşlanılan Erkeği Etkilemenin Yolları

İnsanlar genellikle sürekli ulaşabilecekleri ortamlarda bulunan bireylerden hoşlanma eğilimindedirler. Bundandır ki, genelde ilişkiler iş, okul, tatil yapılan yer gibi yerlerde başlamaktadır. Anlık olarak beğendiğiniz insanlara yaklaşmak oldukça zordur ve bu şekilde başlayan ilişki çok azdır. Şansınıza çok güvenmiyorsanız sokakta, toplu taşımada vs. görüp hoşlandığınız insanlara pek yaklaşmamanızı öneririz.

Evet, beyaz atlı prensinizi fark ettiniz. Onunla geçireceğiniz güzel günlerin hayalini kurmaya başladınız. O, tıpkı kafanızdaki doğru adam. Peki bir sonraki adım ne olmalı? Öncelikle, paniğe kapılıp acele kararlarla hareket etmemelisiniz. Bu demek değildir ki oturup size gelmesini bekleyin. Zamanı iyi ayarlamak oldukça önemli. Hoşlandığınız erkeği, mümkün olduğunca tanımaya uğraşın. Unutmayın ki hoşlantı sadece hoşlantıdır. Onu tanıyarak kendinize uygunluğundan emin olmadan asla yaklaşmayın. Burada biraz daha fazla durmamız gerekiyor. Yani bir ilişkiye adım atacaksanız kendinizi de çok iyi tanımanız lazım gelmekte. Karşı tarafla ne kadar uyumlu olabileceğinizi asgari düzeyde kestirebiliyor olmanız gerekmekte. Tüm bu koşulları sağladıysanız, okumaya devam edin.

İletişim kurmaktan asla çekinmeyin ama bu mutlaka yüz yüze olsun. Ne çok yakın ne de çok uzak durmalısınız. Telefon, sosyal medya vb. kanallarla hoşlandığınız kişiye ulaşmak karşı tarafa hiç de özel hissettirmeyecektir. Ufak bir merhaba ile hem onu daha iyi tanır, hem de size karşı tutumunu ölçmüş olursunuz. Hoşlandığınız insanı sıkıp, germeden hayatına girebildiğiniz kadar girin. Sizi daha çok görsün, sesinize alışsın, kokunuza bayılsın. Bundan sonra çok daha iyi bir yol haritası çizebilirsiniz kendinize. İlk iletişimden sonra yüksek ihtimalle karşınızdaki kişinin size olumlu veya olumsuz yaklaşımını hissedeceksinizdir. İlk konuşmalar sizi olduğu kadar karşı tarafı da zorlar, empati yapmayı unutmayın. Bu iki durumu da çok abartmamak ve fazla anlamlar yüklememek gerekir. Çünkü suyun yönü çok çabuk değişebilir. Şimdi bu iki olası senaryoyu konuşalım.

Kötü senaryodan başlayalım. Hoşlanılan erkekle konuşmaya başladınız fakat karşınızdaki sizi, sizin yarınız kadar bile önemsemiyor. Söylediklerinizi dinlemiyor, yüzünüze dahi bakmıyor. Bu durumda ısrarcı olmak genelde mantıksızdır ve sonucunda oldukça üzülebilirsiniz. Lakin doğru erkek o, hemen vazgeçemem diyorsanız, bu durumu tersine çevirmeyi denemelisiniz. İyi ama nasıl, dediğinizi duyar gibiyim. Beyaz atlı prensinizin zaaflarını araştırmaya koyulun. Her insan evladının zaafı bulunur. Bulduğunuz takdirde bu zaafı deşmeden hafif hafif kaşıyarak karşı tarafın hareket alanını kısıtlayın. Bir nevi kendinize mecbur bırakma diyebiliriz. Yani sizle konuşmak, sizle ilgilenmek zorunda kalsın. Bu süreçte sizin farklı yönlerinizi görebilir ve siz de kendinizi daha iyi tanıtmak adına çokça adım atabilirsiniz. Bu yöntemle su birden tersine akmaya başlayabilir ve şahlanan beyaz atın üzerinde erkeğinizi size doğru gelirken görebilirsiniz.
Gelelim iyi senaryoya. İyi diyoruz ama aslında burada da işler göründüğü kadar kolay değil. Çünkü ortalama bir erkek hemen hemen her kadının onunla ilgilenmesinden hoşlanır ve olumlu karşılık verir. Bu noktada mesele, hoşlandığınız erkeğe farklı hissettireceğinize ikna etmektir. Ya daha önce görmediği özel ilgileri göstermeli ya da kendinize bir şekilde bağlamalısınız erkeğinizi. Burada da dengeyi kaçırmamak gerekir. Erkekler daha hızlı adımlarla yürütmek isterler ilişkiyi. Siz onu mesafeyi açmadan ama aynı hızda da gitmeden takip etmelisiniz. Sizin ona yaklaşmanız, onun size kolay biri olarak görmesi anlamına gelmemeli. Yüksek medeni cesaretle duygularınızı net bir şekilde ifade eden biri olmalısınız. Böylece size hem daha çok saygı duyacak hem de ilişki sağlam temeller üzerinde yükselecektir.

Son olarak, her erkek aynıdır klişesini unutmalısınız. Tabi ki türün getirdiği ortak özellikler olabilir ama erkekler sanılan kadar birbirine benzemez. Daha önce edindiğiniz tüm tecrübeleri arkanızda bırakın yeni bir şeye başlarken. Bunu arkasında bırakmayan insanların yaşadığı ilişkiler mutsuz ve çabuk bitiyor. Hem aynı şeyi yaşayacaksanız niye yeni bir insandan hoşlandınız ki?

Hoşlanılan Erkeği Etkilemenin Yolları