Prof. Dr. Türeyen, “Ülkemizde 10 milyonu aşkın diyabet hastası bulunuyor
Ege Üniversitesi (EÜ) Hemşirelik Fakültesi ve İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu işbirliğinde “Dünya Diyabet Günü” sempozyumu düzenlendi. “Diyabet …
Ege Üniversitesi (EÜ) Hemşirelik Fakültesi ve İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu işbirliğinde “Dünya Diyabet Günü” sempozyumu düzenlendi. “Diyabet Bakımına Erişim” mottosu ile çevrimiçi olarak düzenlenen sempozyuma EÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Asiye Akyol, İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Derman Küçükaltan, EÜ Hemşirelik Fakültesi İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aynur Türeyen, İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölümü Öğr. Gör. Sevda Tüzün Özdemir, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Aynur Türeyen, “Türk Diyabet Vakfının yaptığı son açıklamalarda dünyada ve ülkemizde daha sık görülen obezite ile birlikte diyabet hastalıklarında büyük oranda artış görülüyor. Ülkemizde 12 milyonu aşkın diyabet hastası bulunuyor. Yanlış ve sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam bu sayının artmasına neden oluyor” dedi.
Aslında yetişkin yaşlarda görülen Tip- 2 diyabetin görülme sıklığının çocukların yanlış beslenmeleri ve oyun,aktivite,hareket yerine daha çok bilgisayar başında hareketsiz zaman geçirmeleri nedeniyle erken yaşlara indiğini ifade eden Prof. Dr. Türeyen, “Tip- 2 diyabet türünün görülme sıklığı yüzde 90’ı bulmuş durumda ve ne yazık ki yaş ortalaması olarak ergenlik çağlarına kadar iniyor. Bu durum çocukların,gençlerin sağlıksız beslenme koşullarından kaynaklanıyor. Özellikle okullardaki kantinlerde mutlaka sağlıklı besinlerin bulunması ve sağlıklı besin tüketiminin sağlanması bu noktada dikkat edilmesi gereken önemli bir faktör olarak görülüyor” dedi. Prof. Dr. Türeyen konuşmasında, pandemi koşullarında evde kalınan sürenin de hareketsiz yaşamı ve sağlıksız beslenmeyi büyük oranda arttırdığını ve dolayısı ile de pandeminin diyabet görülme sıklığını olumsuz etkilediğini ifade etti.
Program kapsamında “Diyabet Bakımına Erişim” ve “Diyabet tedavi Yöntemi” konulu 2 panel gerçekleşti. Diyabet Hemşireliği Derneği Başkanı Prof. Dr. Nermin Olgun’un modaretörlüğünü yaptığı “Diyabet Bakımına Erişim” başlıklı panele, Koç Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Şeyda Özcan ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Hemşirelik Bölümü İç Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Elif Ünsal Avdal konuşmacı olarak katıldı.
“Diyabet küresel bir sorun”
“Diyabete Genel Bakış ve Dünya Diyabet Günü Teması” konusunda sunum yapan Doç. Dr. Şeyda Özcan, diyabetin küresel ölçekte etkilerini ve yayılma alanlarını anlattı. Doç. Dr. Şeyda Özcan, “Diyabet dünyada her yaşta, her cinste, her topluluk ve toplumda görülen bir sağlık problemidir. Dünya genelinde hızla artmakta ve her yaş grubunu tehdit etmekte. Uluslararası Diyabet Federasyonu(IDF), iki senede bir yayınladığı raporda diyabetin yaygınlığını gözler önüne serdi. Bu raporda on kişiden birinin diyabet hastalığından muzdarip olduğu ortaya çıktı. 2019 raporunda bu sayı, on bir kişiden biri diyabetli şeklindeydi. Bu da göstermekte ki; toplumda yeterli farkındalık oluşturulmadıkça ve bu hastalığı önlemek için harekete geçilmedikçe, diyabetli birey sayıları gün geçtikçe artacak” dedi.
Diyabet hastalığının hangi ülkelerde önce çıktığı ve bu ülkelerin sağlık sorunlarının ne olduğu hakkında da bilgilendirmelerde bulunan Doç. Dr. Şeyda Özcan “Her dört diyabet hastasının üçü, düşük veya orta gelirli ülkelerden. Bu ülkelerde farkındalık, bakıma erişim genel bir problem olduğunda,önümüze böyle bir tablo çıkıyor. Dünya Diyabet Federasyonu’nun raporunda Türkiye için tahmin edilen sayılar yaklaşık 9 milyon diyabet hastası bulunduğu yönünde. Ülkemizin çok fazla mülteci de barındırdığını düşünürsek 9 milyon sayısını da aştığını öngörebiliriz ki; az önce hocamızın da açış konuşmasında belirttiği gibi Türk Diyabet Vakfı verilerine göre bu sayı çok daha fazla” diye konuştu.Beslenme alışkanlıklarının diyabeti tetiklediğini vurgulayanDoç. Dr. Şeyda Özcan “Obezite, gördüğümüz vakalar ile de sabit olmakla birlikte diyabeti tetikliyor. Hareketsiz yaşam ve egzersiz eksikliği de bunun üstüne eklenince, durum içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Vefata kadar götüren diyabet hastalığının bir pandemi olarak algılanması, bu sebepten önemlidir” dedi.
“Diyabetin tedavisi her bölgede eşit olmalı”
“Diyabet Tedavisinde İnsülin Kullanımı” ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Elif Ünsal Avdal, “İnsülinler, şeker ölçüm cihazları teknolojinin gelişimi ile birlikte yenileşmeye ve farklı bir noktaya evirilmeye başladı. Çeşitler arttı ve kullanıcılıların kendisinin de zorlanmadan kullanabileceği bir hale geldi” dedi. Diyabetin tedavisine erişimin dünyada ne durumda olduğunu ve hangi tedavi yöntemlerinin kullanıldığını anlatan Prof. Dr. Elif Ünsal Avdal “Diyabetin Tip-1 veya Tip-2 oluşuna göre değişen tedavi çeşitleri oral yoldan ilaçlar ve iğne yolu ile insülin enjeksiyonu şeklinde. Aynı zamanda kan alımı ile ölçüm yapan cihazlar da bulunmakta. Teknolojinin gelişimi bu tedavi yollarını çeşitlendirdi. Çeşitlenen bu cihazlar ile birlikte de,ücretler farklılaşmaya başladı” dedi.Diyabet tedavisi için farkındalık yaratmaya çalışıldığını ve Dünya Sağlık Örgütü’nün yoksul bölgelerde çalışma sürdürdüğünü aktaran Prof. Dr. Elif Ünsal Avdal, bu hastalığın tedavisinin her bölgede eşit şekilde yürütülmesi gerektiğini söyleyerek; yetkilileri bu konuda çalışma yapmaya yönlendirmek için birliktelik çağrısında bulundu.